dokunmatik ekran tamiri ve eski yazılar bilgilerimiz

dokunmatik ekran tamiri ve eski yazılar bilgilerimiz

dokunmatik ekran tamiri ve eski yazılar bilgilerimiz İlçenin Tavşan Dağları güneyinde kalan topraklarının %45'i tarıma elverişlidir. Merzifon'da tarlaların büyük kısmı (%90'ı) tahıl ekimine ayrılmıştır. Geri kalan kısmın %7'si-ne baklagiller, %2'sine endüstri bitkileri, %1'ine de sebze ekilir. Tahıl çeşitleri içinde en çok ekilen buğdaydır. Ondan sonra, sı-rasiyle, arpa, mısır,

İstanbul'da, Çarşıkapı'da Yeniçeriler Cad-desi'ndedir. Vezir-i âzam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın Viyana Kuşatma'sındaki başarısızlığından dolayı idam edilmesi üzerine, oğlu Damat Ali Paşa tarafından onun adına yaptırılmıştır. 1690'da tamamlanan bu caminin değişik bİr mimarlık tarzı vardır. Caminin ekleri bir medrese, açık bir türbe, bir de sebildir. Medresenin altına dükkânlar sıralanmıştır. dokunmatik ekran tamiri Sebilin, mezarlığın tunç parmaklıkları geometrik süslerin güzelliğiyle tanınmıştı. Şimdi bunların yerini alelade pencerelerle delinmiş bir duva

İran'ın ünlü şairlerindendir. Gazneliler devri Iran şiirinin en büyük üstatlarından biridir. Hemedan'da Gazneli Türk İmparatorluğu sarayında yetişti. Babası, bu imparatorluğun maliye bakanı idi. Mes'ûd daha çok Lâhur'da yaşadı, Gazne'de öldü. Arapça, Hintçe şiirler de yazmıştır. Farsça divanını, büyük şair Se-nâî toplamıştır; bu divanda 15.000 beyit vardır. En çok kaside yazmıştır.

MESUDİYE

Karadeniz Bölgesi'nin Orta Karadeniz bölümünde Ordu iline bağlı bir ilçedir. Topraklarını doğuda Giresun'un Dereli, güneyde Sivas'ın Koyulhisar, güneybatıda Tokat'ın Reşadiye, batıda Ordu'nun Aybastı, dokunmatik ekran tamiri kuzeybatıda Gölköy, kuzeyde Ulubey ve merkez ilçeleri çevirir. Merkez bucağından başka Gebeme ve Yavadı adında bucakları, bunlara bağlı 66 köyü vardır.

Yüzölçümü: 876 km^

Nüfusu: 38.926 (1960 sayımı)

Mesudiye ilçesi. Melet Suyu çevresindeki az geniş düzlüklerle, bunları doğudan kuşatan Karagöl Dağları'nın batı uçlarını, güneyden c-ı-iarı kii7p\/hat-ıdaki Avdonan sırt-

İtalya Yarımadası'nın güneybatı ucu Иө Sicilya Adası'mn kuzeydoğu kıyılan arasında bir boğazdır. Derinliği 102 m.'yi aşmaz. En dar yeri 3 km., en geniş yeri ise 18 km.'dir. Uzunluğu 38 km.'dir.

Messina Boğazı'nda bulunan kuvvetli akıntılardan dolayı bu boğaz eski çağlardan beri denizcilerce çok tehlikeli bir geçit sayılmıştır. Özellikle en dar yeri olan kuzey bölümü gerçekten de gemiler için büyük bir tehlike doğurur. Ayrıca, şiddetli rüzgârlar, kuvvetli çev-rintiler, denize doğru uzanmış şarpi kayalar boğazın tehlikesini artırır. Boğazdaki başlıca akıntı, güneyden kuzeye doğrudur. Bundan başka bir de kuzeyden güneye akan yan akıntı vardır. Bu akıntılar altı saatte bir yön değiştirir, en çok güneşle, ayla, rüzgârlarla etkilenir,

Messina Boğazı üzerindeki en önemli limanlar, İtalya kıyılarında bulunan Reggio ile Sicilya kıyılarındaki Messina limanıdır.

MES'UD (1046?- 1121 )

İran'ın ünlü şairlerindendir. Gazneliler devri İran şiirinin en büyük üstatlarından biridir. Hemedan'da Gazneli Türk İmparatorluğu sarayında yetişti. Babası, bu imparatorluğun maliye bakanı idi. Mes'ûd daha çok Lâhur'da yaşadı, Gazne'de öldü. Arapça, Hintçe şiirler de yazmıştır. Farsça divanını, büyük şair Se-

Mesudiye

:aman fırsattan istifade ederek Gaius Silius ıdmda bir delikanlıyı karısından zorla boşa-ıp onunla evlenmek istedi. Narcissus adında cölelikten kurtulmuş bir delikanlı, Messalina'

'a hıncı olduğu için, durumu imparatora ha-'er verdi. Claudius, kendisini aldatan karısını ildürttü.

Messalina öldürüldüğü zaman henüz 26 ya-ındaydı. Claudius'tan Britannicus adında bir >ğlu, Octavia adında bir de kızı olmuştu. Oc-avia daha sonra Roma İmparatoru Neron'la ivlenmiştir, Messalina'mn çeşitli aşk macera-an pek çok romana, piyese, filme konu ol-nustur.

MESSINA BOĞAZI

İtalya Yarımadası'nm güneybatı ucu île Sî-ilya Adası'nm kuzeydoğu kıyıları arasında lir boğazdır. Derinliği 102 m.'yî aşmaz. En lar yeri 3 km., en geniş yeri ise 18 km.'dir. Izunluğu 38 km.'dir.

Messina Boğazı'nda bulunan kuvvetli akın-ılardan dolayı bu boğaz eski çağlardan beri lenizcilerce çok tehlikeli bir geçit sayılmıştır. )ze!likle en dar yeri olan kuzey bölümü gerekten de gemiler için büyük bir tehlike do-lurur. Avnca, şiddetli rüzgârlar, kuvvetli çey-

ua Şüphe edildi. Yusuf, bütün bu dedikodulara göğüs gererek, nişanlısını korudu. O sırada Yahudiler'in Kıralı Herodes, kendisine rakîp çıkmasından korkarak, yeni dünyaya gelen çocukların öldürülmesi emrini vermişti. Bu emir, Yusuf'la Meryem'i de telâşa düşürmüştü. Yeni doğmuş olan İsa'yı da alarak Mısır'a kaçtılar (Bk. İsa). Isa, peygamber olduğunu ileri sürerek ortaya atılınca Meryem, sakin kaldı, faal bir rol oynamadı.

Oğlunun çarmıha gerildiğini de gördükten sonra bu faciaya dayanamadı, az osnra öldü.

Öte yandan, başka bir hikâyeye göre de, Meryem'le Yusuf, Filistin'di kaçtıktan sonra, Mısır'a değil, Anadolu'ya gı misler, Efes'te, bugün Meryemana Kilisesi'n bulunduğu yer

Merzifon ilçesinin toprakları ortadaki ovalık kesimle bunu kuzeyden, güneyden kuşatan dağlardan meydana gelir. Ovalık alan doğuya doğru ilçe sınırlarının dışında Suluova ile de devam eder. ipad ekran servisi Kuzeydeki dağlık alanda Tavşan Dağları uzanır. Bu dağlar güneyde ovaya dik indikleri halde kuzeyde bu dağlara paralel olan oluğa doğru tatlı bir eğimle alçalırlar. Ovanın güneyindeki alan ise tepelik bir durumdadır.

Merzifon'da yaz sıcakları İç Anadolu'da olduğu kadar şiddetli değildir. Kışlar da pek loğuk geçmez. Yıllık yağış tutarı azdır. Ilçe-lin aşağı yukarı %18'ini ormanlar kaplar, favşan Dağlan'nın

Varlıkların duyum dışı sayılan temellerini araştıran felsefe dalına «metafizik» (fizikötesi) denir. Metafizik ilk sebebi anlamaya. Tanrı, ruh, madde, evrendeki düzen, hareket gibi şeylerin hepsini birden açıklamaya yan-yacak özü keşfetmeye çalışır.

Öyle gerçekler vardır ki, biz onları duyularımızla anlarız. Fiziğe, yani tabiata, maddeye bağlı gerçekler beyledir. Öyle gerçekler de vardır ki, onları anlamayı bize yalnız metafizik öğretir. Bunlar maddenin dışında kalan gerçeklerdir. Meselâ varlık, var olmak bir gerçektir. Ama, nedir? Hiçbir fizik dalı bize bunu öğretemez. Yalnız, zekâ, akıl, zihin sahibi yaratıkların düşünebildiği Tanrı da böyledir. Bilimle anlaşılmaz. Ruh, yokluk, evren kavramları, yani maddenin ve maddeye bağlı ölçülerin dışında kalan gerçekler, metafiziğin konusudur.

Madde biliminin ve mânevi ilimlerin ilk temellerine dayanarak, eşyanın özüne ulaşmak, akıl yeliyle öze inmeye çalışmak da metafiziğin konusudur. Bütün felsefe okulları, öbür bilimlerden daha yaygın, daha doğru, öbür bilimlerin verilerini toplu olarak anlamamıza, ispat etmemize yeterli bir başka bilgi dalının varolması gerektiğine inanmışlar-

biIe;^imiпde %90 oranında metan ga/ı b'jl'> V nur. Bu yÜ7den «bataklık ga/ı» da denir, '

Bitkiler bozunurken su ve metan vererek, değişmeye, karbon yü/desl çoğalma/a başlar. Bundan ilk doğan ürün, kömürlerin birinci basamağı olan «turb»dur. Daha sonra linyit, taşkömürü, antrasit gelir. Bu olay binlerce yıl , içinde ortaya çıkar.

Kömür ocaklarında metan doğar. Kömür kütleleri arasında meydana gelen bu gaz, ocaklardaki kazı sırasında, geçitlerde havayla karışarak «grizu» (patlayıcı gaz) haline gelir. Ufak bir kıvılcım patlama için yeter, bu yüzden kazalar olur (Bk. Grizu).

Metan, hidrokarbonların en basit ilk üyesidir. Bundan dolayı, maatmen hidrokarbonlardan meydana gelen petrol içinde de bulunur. Petrol tasfiyehanelerinde elde edilen, gaz halinde bulunabilen bu ürün havaya olduğu gibi salınmaz, yakılır. Tasfiyehanelerde gece gündüz meşale gibi yanan ateş bu gazdır.

Metan gazı havada, pek parlak olmıyan bir alevle yanar. Havagazının bileşiminde de %36 oranında metan gazı vardır. Metan gazı renksiz, kokusuz bir gazdır. Yoğunluğu 0,559'dur. Suda az, alkolde biraz daha fazla erir. 80 mm. basınç altında —186®'de katılaşı

dan. Büyük Türk Ha-kanları'nın 2.'sidir. ipad ekran servisi İlk Büyük Türk hakanı olan babası Teoman (Tuman)a karşı açtığı savaşta, onun öldürülmesi üzerine M.O. 209' da tahta geçti. 35 yıl tahtta kaldı. Bu müddet içinde Büyük Hun Imparatorluğu'nu dünyanın en geniş devleti haline getirdi. Büyük Okyanus'tan Hazar Denizi'ne, Tibet'ten, Kiş-mir'den Kuzey Sibirya'ya kadar uzanan bu imparatorluk 18 milyon km^ kadar bir alanı kaplıyordu. Devletin beşiği, Baykal Gölü dolayları idi.

Mete, bütün Türk kavimlerini, onların yakın akrabası olan Moğollar'la Tunguzlar'ı bir araya getirdi. Sonra Hindistan'a, Hazar Denizi'ne kadar Asya'yı fethetti. Karşısında en güdü devlet olarak, Türkler'in ezelî rakîbi Çin vardı. Ünlü Çin Setti bile Mete'yi durduramadı. Mete birçok kereler bu setti aşıp Çin'in içerilerine girdi.

Bu seferlerin en ünlüsü,- Mete'nin Peteng kalesinde Çin imparatoru Kao-ti'yi 320.000 kişilik ordusu ile beraber kuşatmasıdır. Tehlikenin büyüklüğünü anlıyan Kao-ti, yıllık vergi vermek, kuzey eyaletlerini Türkler'e bırakmak suretiyle barış istedi. Bu ünlü kuşatmanın felâketli günleri Çinliler'in hafızasından silinmedi. «Peteng Kalesi altındaki felâkette yedi gün ekmek bulunmadı; asker yay çeke-

varaı. urmj i>ettı Dile fAete yi durduramadı. Mete birçok kereler bu setti aşıp Çin'in içerilerine girdi.

Bu seferlerin en ünlüsü, Mete'nin Peteng kalesinde Çin imparatoru Kao-ti'yi 320.000 kişilik ordusu ile beraber kuşatmasıdır. Tehlikenin büyüklüğünü anlıyan Kao-ti, yıllık vergi vermek, kuzey eyaletlerini Türkler'e bırakmak suretiyle barış istedi. Bu ünlü kuşatmanın felâketli günleri Çinliler'in hafızasından silinmedi. «Peteng Kalesi altındaki felâkette yedi gün ekmek bulunmadı; asker yay çekemedi» diye başiiyan Çin halk türküsü bugün de bilinir.

Mete'nin yerine, 3. Büyük Türk Hakanı olarak, oğlu Laoşang geçti. Mete, sonradan Türk-ler arasında «Oğuz Han» diye anılagelmiştir. Hakkında birtakım tarih gerçeklerini de içine alan muhteşem bir efsane teşekkül etmiştir. Mete, eski Türk tarihinin en büyük kişilerinden biridir (Bk. Teoman; Hunlar; Oğuzlar; Oğuz Kağan Destanı; Türkler).

Bibliyografya. — Bu konuda Türkçe eserlerin başhcaları:

Mete (Y. Osman, 1933); Mete’nin Ta-tung-Pu Çin Sındığı Savaşı (ö. H. Bıyık-tay, 1935); Mete’nin Çalışma Yollan (M. Uzunoğlu, 1949); Mete ve Alpaslan (Ы. Yıldız, 1960).

METEOR

Atmosferde geçen, rüzgâr, yıldırım, dolu, yağmur gibi olaylara toplu olarak «meteor» denir (Bk. Meteoroloji). Bu arada, yer-«"'^kimine kapılarak düşen göktaşlarına da

bir alevle yanar, Havagazmın bileşiminde de °o36 oranında metan gazı vardır. Metan gazı renksiz, kokusuz bir gazdır. Yoğunluğu 0,559'dur. Suda az, alkolde biraz daha fazla erir. 80 mm. basınç altında —186®'de katılaşır.

METAPSİŞİK [Ruhötesi]

Psikolojinin sınırları dışında kalan, gerçekliği kesin olarak belirtilmiş olaylara «metapsişik» (ruhötesi) denir.

Metapsişikçilerin ileri sürdükleri düşünceye göre, canlılar iki varlıktan meydana gelir: Madde ile ruh. Madde, ruhun yoğun hale gelmişidir. Bütün kâinattaki varlıkların hepsi bir bütün meydana getirirler. Onun içindir ki, insanda var olan ruh, cesedin ölmesiyle yok olmaz; evreni bir bütün halinde görmeye yan-yan asıl varlıktan insana sinmiş bir parça olduğu için, gene ebed varlığına, ya ruh olarak, ya da bir başka vücuda geçerek, devam eder Uzakduyum (telepati), ipad ekran servisirüya, neşe, tasa gib ruh hallerinin hepsi birer metapsişik olay lardır.

Görüldüğü gibi, müspet bilimle bağdaş maktan çok, metafizikle yakınlık kuran me tapsişik, açıklamaktan çok yorum yoluna gi den bir düşünüştür.

çülerin dışında kalan gerçekler, metafiziğin konusudur.

Madde biliminin ve mânevi ilimlerin ilk temellerine dayanarak, eşyanın özüne ulaşmak, akıl yoliyle öze inmeye çalışmak da metafiziğin konusudur. Bütün felsefe okulları, öbür bilimlerden daha yaygın, daha doğru, öbür bilimlerin verilerini toplu olarak anlamamıza, ispat etmemize yeterli bir başka bilgi dalının varolması gerektiğine inanmışlardır, Kant'a göre, metafizik, «akıl yolundan edinilen bilgilerin bütünü»dür; yani, ne denemenin verilerine, ne de zaman ve mekândan gelecek sezgilere hacet kalmaksızın, kavramlar yoliyle kendiliğinden zihnimizde mevcut olan bilme melekesidir. William James'e göre, metafizik, «açık ve sürekli düşünceye bilhassa yönetilmiş bir zihin gayretidir.» Au-guste Comte'a göre pozitif bilimle teoloji arasında bir düşünüştür, varlıkların kendi içlerini, özlerini açıklamaya çalışır; her şeyin ulaşacağı noktanın kaynağını araştırır, olayların meydana gelişine hükmeden kanunu bulmaya uğraşır.ipad ekran servisi